Bu başımdaki duman değil, hasretin efkârı.
Aşk sarayında vezir öldürmemeli hünkârı.
Bir tane atlı çalışan adam çıkıp söylesin
Aşka sövmeyip ona tapmak mı akıl kârı?
Kalbim artık beklemiyor onun gelmesini.
Aşk herkesin gördüğünü aşığının görememesidir.
Altı yırtık insanların kardeşlik sepetini
Aşk onun sana hediye alması değil, gülümsemesidir.
O hediyeyi alan bi kardeşim nasılsa.
Senin içinde ölmüşken nefes almam ne kadar saçma.
Ona her aşkım deyişin yükümü ağırlatsa da
Son nefesime dek kovalayacağım artık boşuna kaçma.
Aşk en müthiş uyuşturucudur ama tehlikeli
Karar gününü yaklaştırıyor ölüm mahkemenin
Diyorsan eğer aşk için ölmekte tehlike mi?
Onu bir kardeşinle el ele görmek kaça katlıyor tehlikeyi?
Sen sağır olana kadar bu çığlıkları kesmem,
sen benim rüzgarımsın bi başkasına esme
Büyüt onu ve doğduğunda oğlum diye seslen.
……………………..…………
Ne bi ip var üstünde olduğum ne de bir köprü
Sana kavuşma çabasıyla yanan aşığın öldü.
Artık ikinci bir ruhun yok hayatta
Git kendine yeni bir aşık bul ve yalanlarına törpü.
O başka birinin hayallerini tamamlayan olsun
Yine de düşlediğim hiçbir hayal tamamlanmaz onsuz
Ben başkasına aşkım dediğin depremin enkazıyım
ve sabrın sonu selametse benim sabrım sonsuz.
İhanet en çabuk pişen yemektir, lezizdir.
Açlıktan ölmediysen ruhunu elden ele gezdir.
Aşkın ispatı için ölmek gerekiyorsa; aşk insana çölde olta kadar gereksizdir.
Denizlerin kuruyup, güneşin üşüttüğü hatta gecelerin aydınlık olup, karın terlettiği
Benim sen elde ettiğim güne kadar
Kıyamet kopana kadar benim olmayı istemen tek isteğim.
Sen sağır olana kadar bu çığlıkları kesmem,
Sen benim rüzgarımsın bir başkasına esme
Benim için içinde kin yerine başka bir şey besle
Büyüt onu ve doğduğunda oğlum diye seslen.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder